O.K. rümuzlu binbaşının 15 Temmuz günü darbe girişimini ihbar etmesine değinen Koru, MITOS Müsteşarı Hakan Fidan ve Orgeneral Hulusi Akar arasındaki görüşmeye ilişkin değerlendirmelerine yazısında şu şekilde yer verdi:
Orgeneral Akar’dan 10 soruya 10 yanıt: MIT’e yapılan ihbarda darbe laf konusu değildi
“O. K. rümuzlu binbaşı, 15 Temmuz günü, saat 14.20 sularında, MIT’in kapısına değin gitgide artarak, ordudaki olağanüstülüğü duyurmuştu; MITOS’e sadece “Hakan Fidan kaçırılacak” mı demiş, yahut hazırlığın bir ‘darbe’ hazırlığı olduğunu da söylemiş mi?
MIT Müsteşarı önce yardımcısını 2. Başkan ile görüşmesi için Genelkurmay’a gönderiyor; 2. Başkan’ın sunumuyla ihbardan bilen Org. Akar MIT Müsteşarı Fidan’ı karargâha çağırıyor.
‘AKSAKALLI’NIN SÖZÜNÜ ETTİĞİ TEDBIR ÖNEMLİ’
“İkisinin görüşmesiyle muğlak alan ortadan kaldırılmış ve hazırlığın bir ‘darbe’ girişimi olduğu kanaatiyle bazı tedbirler uygulamaya konulmuştur.
O tedbirler arasında Özel Kuvvetler Komutanı Korg. Zekai Aksakallı’nın sözünü ettiği ‘kışladan kimse ayrılmasın emri’ neden değil?
Uygulansaydı daha sonra 250 cana mülk olacak kargaşalar yaşanmayabileceği için o önlem önemli.
Hatırlayalım Korg. Aksakallı’nın yazılmış olarak verdiği tanık ifadesini:
“TSK’da kriz ve doğaüstü durumlarda birincil haber alınır alınmaz ‘personel kışlayı terk etmesin’ emri verilir. Birlik komutanları kışlalarında mesaiye devam eder. tekrar tekrar uygulanan bu temel ve kolay kural 15 Temmuz 2016’da ilk haber alındığı süre uygulanmamıştır. Uygulansaydı darbe girişimi her yerde açığa çıkardı.”
Sorulsa iyi olacak bu hayati soruyu Genelkurmay Başkanı Org. Akar’a nedense yöneltmemiş Darbe Komisyonu…”
