Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, ABD’nin, işgal altındaki Batı Şeria ile abluka altındaki Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere 15 milyon dolar insani yardımda bulunmasını “doğru yönde atılmış bir adım” olarak nitelendirdi.
Iştiyye, ABD Dışişleri Bakanlığının, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ile mücadele kapsamında kullanılmak üzere Batı Şeria ve Gazze’ye yardımda bulunulduğunu duyurmasının ardından yazılı açıklama yaptı.
Yardımların yeniden başlamasını memnuniyetle karşılayan Iştiyye, “Bu, ABD yönetimiyle ilişkilerin yeniden dizayn edilmesi için doğru yönde atılmış önemli bir adım.” ifadesini kullandı.
Iştiyye, ABD’nin yardımlarının önceki Başkan Donald Trump’ın Filistin meselesine karşı aldığı tavır nedeniyle durduğuna işaret etti.
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “ABD hükümeti, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere 15 milyon dolar insani yardım yaptığını duyurmaktan memnuniyet duyuyor.” ifadelerine yer verilmişti.
ABD’nin BM Daimi Temsilci Vekili Richard Mills, 26 Ocak’ta Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmada, Joe Biden yönetiminin, önceki Başkan Donald Trump döneminde askıya alınan Filistin’e yardımları yeniden başlatacağını ve iki devletli çözüm için çalışacağını açıklamıştı.
Çin’in Orta Doğu barış süreciyle ilgili teklifine Filistin’den olumlu yanıt
Çin’in, Filistin meselesinin çözümünün Orta Doğu’da adaletin sağlanmasının en önemli ölçütü olduğu ve şartlar elverirse barış için uluslararası bir konferansı destekleyeceği yönündeki açıklaması Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından memnuniyetle karşılandı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Filistin’in, Çin’in Orta Doğu barış sürecini yeniden başlatmak amacıyla yaptığı teklifin başarılı olması için iş birliği yapmaya hazır olduğu kaydedildi.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, 25 Mart’ta Suudi Arabistan’a bağlı Al Arabiya kanalına yaptığı açıklamada, şartlar izin verirse ülkesinin Filistin meselesinin çözümü için güvenilir bir uluslararası barış konferansı düzenlenmesini destekleyeceğini söylemişti.
İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmeleri, İsrail’in, “1967 sınırlarını, zorunlu göçe maruz bırakılan Filistinlilerin geri dönüş hakkını ve yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin inşasına son vermeyi” kabul etmemesi nedeniyle Nisan 2014’te durmuştu.